KARAVAN HAYATI AVRUPA TURU 11; FICULLE, FIESOLE

İTALYA’DA HER YERİN MEŞHUR BİR ÜRÜNÜ VAR. FICULLE’NİN TRÜF MANTARI VE ŞARABI ÖYLE…

SESSİZ, SAKİN DOĞASI DA KARAVAN HAYATI İÇİN BİÇİLMİŞ KAFTAN!

ROMA’dan sonra…

    Her ne kadar erken kalkıp Collesium’u görmeye gitmiş olsak da, yola çıkışımız biraz gecikmişti. Bu, bizi yeni bir plan yapmaya yöneltti.    Rotamızı biraz değiştirip, Floransa yolunu yarılayarak konaklamaya karar verdik. İyi ki öyle yapmışız! Bu seyahatte ikinci otobandan çıkışımızda, yine muhteşem güzelliklerle karşılaştık. Biraz fazla kıvrımlı yolları olmasına rağmen, üzüm bağları ve çam ormanlarının arasından yükselerek giden yol, bizi Ficulle kasabasına götürdü… Bu minicik kasaba, çok sevdiğim, İtalya’da sıklıkla gördüğümüz, tepe üzerinde kurulmuş, bir şato, ya da bir küçük kale etrafındaki yerleşim yerlerinden biriydi. 

Yerel yönetim, kasabanın girişine hem piknik alanı, hem de karavan parkı olarak kullanılabilecek bir tesis yapmıştı. Doğası ve manzarası ile bizi büyüledi Ficulle… Karavanımızı park ettikten sonra kasabada bir yürüyüş yaptık, ardından akşam yemeği hazırlığı derken, kasabadan bir çocuğun doğum günü için aileler gelmeye başladı. O ıssız piknik-karavan park alanı, bir anda çocuk sesleriyle şenlendi. Bu sessiz ve muhteşem manzaralı kasaba aslında o kadar da sessiz değilmiş, gece boyu gelip- gidenlerden anladık.

Park alanında sadece elektriğe para ödüyorsunuz, onun dışında su ve tuvalet ücretsiz. Tuvaletlerin kapı kilidi olmamasını garipsedik, çünkü çok temiz ve bakımlıydı… Bu arada, ortam bizi bu seyahatte ilk kez mangal yapmaya özendirdi. Ankara’dan getirdiğimiz, sevgili Gizem’in yaptığı “Yerim dar köfte” nin köftelerini pişirmek için barbekü alanında ateşi yakmamla, doğumgünü kutlamalarının başlangıcı aynı zamana denk gelmişti! Çocukların velileri ile dev mangalı olabildiğince uzaklaştırdık, anneler de doğumgünü masasını başka yöne taşıyınca sorun çözüldü!

İtalya’nın az bilinen ama şarabı ve köpeklerin toprak altından çıkardığı trüf (italyanlar Tarfudo diyor) mantarıyla ünlü kasabası Ficulle’yi tanıma şansını bulduk. Kendimizi de çok özel hissettik. Unutmadan yazayım, kasabaya girişimizden 1-2 saat sonra -belediyeden olduğunu düşündüğümüz- bir görevli elinde broşürlerle gelip, Ficulle’yi bize tanıttı, bir ihtiyacımız olup-olmadığını sordu. Biz de hem memnuniyetimizi hem de eleştirilerimizi dile getirdik. Bu örnek davranış çok hoşumuza gitmişti!

Ficulle’nin doğal güzelliği bizi çok etkilemişti, sırada daha da özel bir yer vardı!


    Güzel bir gecenin ardından, Toscana bölgesinin başkenti Floransa için yola çıktık. Floransa’ya tepeden bakan Fiesole kasabasında bir kampinge yerleşip, toplu taşıma ile şehire inmeyi planlamıştık. Fiesole yolunda, navigasyonun azizliğine uğradık, bizi giderek daralan bir yola soktu, bir süre sonra kamperimizin geçemeyeceği noktaya geldik. Şansımız vardı ki, 100 metre kadar gerimizde, bir villanın girişinde dönüş manevrası yapabileceğimiz bir yer bulduk. Hayatımda ilk kez Kamper’i bu kadar dar bir yolda, bu kadar uzun mesafe geri geri sürüp, böylesine dar bir alanda yönünü değiştirmeyi başardım… Ama yolun neredeyse bittiği anda yüzümüzdeki ifadeyi görmeliydiniz!
    Tekrar ana yola dönüp, Fiesole’ye tırmanmaya başladık, yine çok dar, virajlı ve dik yolların ardından, kampinge ulaştık. Hayal ettiğimiz Floransa manzarasına kavuşamadık ama artık, en pahalı kampinglerden birinde kalmak zorundaydık…

YANITINIZI BIRAKINIZ