FOTOĞRAFLARINDAN TANIDIĞIMIZ AİT BENHADDOU’YA GİDİNCE, KENDİMİZİ ZAMAN YOLCULUĞUNDA GİBİ HİSSETİK!
BİR ÜLKE, DAHA NE KADAR OTANTİK OLABİLİR? SORUSUNA HER GÜN “ÇOOK ÇOK” CEVABINI VERİYORDUK…
EN OTANTİK YERLERDEN BİRİ OLAN AİT BENHADDOU’DA FERRARİLERİN BULUŞMASI DA BİZİM İÇİN ANIMSANACAK OLAYLAR ARASINA GİRDİ!
Quarzazete’deki film müzesinin devamını yolda göreceğimizi artık tahmin edebiliyorduk. Birçok önemli filmin platosu bu bölgede yer alıyor! Ait Ben Haddou ise, onlarca filmin çekildiği bir doğal ortam. Ama oraya giderken yol üzerinde devasa stüdyoların da önünden geçtik!
Bu arada dünyanın en ilginç ve modern güneş enerjisi santrallerinden biri de yolumuzun üzerinde, hatta film stüdyolarının hemen arkasındaydı.
Bir güneş enerjisi santrali değil de, burayı ön plana çıkarmak için yapılmış bir obje gibi, Atlas dağlarının önünde parlıyordu. Hatta gördüğüm zaman aklıma Yüzüklerin efendisi filmindeki Barad-dür (karanlık kule ve sauron’un gözü) geldi, çünkü bu onun hem benzeri hem de tam tersiydi!. Bence bir esinlenme var! 2016’da Dünyanın en büyük güneş santrali olma hedefi ile gündeme gelmiş ve 2020 de tamamlanması planlanmış. Başkent Rabat büyüklüğündeki santral, “Nur 1” adı ile hizmete girmiş…
Ve Ait Ben Haddou’yu bir tepeden gören noktadayız.
Manzara çok güzel! Çevremizde ise “gizli görevde” gibi hareket eden insanlar var. Hatta, hemen yanımızdaki kıl çadırların altına kurulan muhteşem restoranın fotoğrafını çekmemize izin vermiyorlar. Önce buranın da bir film seti, ya da çekim ekibinin dinlenme alanı olduğunu düşündük. Sonra “tatlı” gerçekle karşılaştık; FERRARİ buluşması…
Bu küçük ve özgün kasbah, 1950’lerden itibaren onlarca filme evsahipliği yapmış; Neredeeen nereye! 🙂 Ortamda kimse olmadığını düşünün ve bir anda karşınıza bir romalı asker ya da bir gladyatör’ün çıkacağını hayal edebilirsiniz…
İşte burada çekilmiş filmlerden fotoğraflar.
Ve filmlerin listesi!
Dünyanın her yerinde olduğu gibi, satıcı satıcıdır! Merhaba dışında ortak konuştuğumuz herhangi bir dil olmasa da bu sempatik beyefendi tam bir satış uzmanıydı!
Kasbah’ın diğer taraftaki girişinde bekleyen eşeğin hemen 10 metre sağında Gladyatör filmi için bir arena platformu kuruluyordu.
Doğal olarak fotoğraf çekmemize izin verilmedi ama biz tepeden, sahneyi görüntüledik 😉
Bir tepenin doğu tarafına kurulmuş kasbah’ta birbirinden ilginç taş-kerpiç karışımı evlerin arasından tepeye kadar tırmandık.
Anadoluda da bu tarz evler çok. Ama önemli olan doğru strateji ile kullanmak ve tanıtmak!
Buradan da manzara çok güzeldi!
Filmlerden anımsayacağınız kapı, buradan çok net görünüyordu.
İnişe geçtiğimizde iguanaları ile fotoğraf çektirip para kazanmaya çalışan çocuklar bize de poz verdi.
Manzarasını ve gölgesini beğendiğimiz bir ev-restoranda kahve molası verdik.
x
Mola yerimizden paparazzilik yapıp Ferraricileri fotoğraflamayı da unutmadık!
Dönüşte artık yorulmuş ve acıkmıştık. Önümüzden geçen çeşit çeşit Ferrari’nin arasından yemek yemeye gidiyorduk…
Alfa tur’un daha önceden gösterdiği restorana gittik ve terasından güzel Ait Benhaddou manzarasını izlerken günün “Tajin” ini beklemeye başladık. Çevremizdeki masalarda oturan batılı konuklar, biftek, piliç, patates kızartması gibi bir menü alırken bize yine tajin gelmesi, grubumuzdaki gençleri isyana teşvik etti 😉
Hemen önümüzdeki caminin minaresindeki yuvalarında Leylekler dikkatimizi çekmişti, bizim memlekete henüz gelmeye başladıkları Mart ayında, burada çoktan yuvalarını kurmuş, belki de kışı burada geçirmişlerdi!
Bu arada, Fas’ta okunan ezanın, bizdeki ile çok farklı olduğunu söylemeliyiz. Bizdeki gibi makamlı okunmadığı için Fas’taki ezanlar bize hep garip geldi…
Tajinimizi yer yemez yola koyulduk. Marakeş’e ulaşmak için yine çok güzel manzaralar, çok zor yolları geçecektik!
Atlas dağlarındaki Tichka geçidi, önemli noktalardan biriydi. Deniz seviyesinden yükseklik: 2.260 Metre!
Zirvede hala bol miktarda kar vardı.
Buradan inişin virajları dünyaca ünlü, yılan yol olarak biliniyor.
Çok güzel görüntülerini bulabilirsiniz internette. Ama bizim çekimlerimiz ne yazık ki bu kıvrıla kıvrıla inen yolu tam olarak gösteremedi.
Tabii ki yolda bölge insanına özgü görüntüleri kaydettik!
Marakeş’e ulaştığımızda artık akşam olmuştu. FAS’ın dünya çapında en çok rağbet gören ve bilinen kentine ulaşmıştık.
